Güzel orman yolları, hoş köy evleri ve tezek kokusu eşliğinde saklı göle vardığımızda karşımıza koca bir tepe çıktı.
Kız beni bu tepeyemi getirdin der gibi gözlerime baktı. Aslında bende şaşırdım, biz bu tepeyemi geldik, Nerde göl abiii.
Arabamı park edip , tepeye tırmanmak için yapılmış tahta merdivenleri çıkmaya başladık.
Tepeye çıktığımızda manzara inaılmazdı. 30 Ağustos Zafer bayramında, Kıza karşı en büyük zaferimi almıştım. O beni evinden çıkıp dış dünyayı bilmeyen biri olarak tanımasına sebeb olmuştum. Çünkü hep ona soruyordum. Nere gidelim aşık ne yapalım aşık felan felan. Evet asosyeldim ne yapım. Bende cevremme danıtım, interntte araştırdım, her boku yaptım öğrendim a.q. İşte aşkım bende kabuğumu kırdım. Seni buraya getirdim.
Tanesi 25 liradan iki köy kahvaltısı, sıcacık cay ve kızarmış lezizmi leziz yumurta.
Hayatımda yaptığım en cesur hareket buydu sanırım. Ailemden uzak , odamdan uzak, yapay bir cihazdan (Lg G2) cesaret alıp böyle bir girişimde bulunmak. Vay anasını sayın seyirciler. Ne oluyor bana :)
Gölün sahibi ördekler, Oguz bizimle gölünüzü paylaştığınız için teşekurler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder